Adıyaman Belediyesi Kadın Gençlik Merkezleri’nde eğitim gören kadınlar, deprem enkazından çıkan eşyaları sanat eserlerine dönüştürerek yaşadıkları zorlu sürecin izlerini bu eserlerde yansıtıyor.
Başlık 2: Enkazdan Sanata Dönüşen Kot Pantolon
Depremde yıkılan evlerden çıkan eşyaları sanatsal bir forma dönüştüren usta öğretici Perihan Pamukçu, kız kardeşinin enkazdan kurtardığı bir kot pantolonu tabloya dönüştürdü. Pamukçu, projenin kendisi ve öğrencileri için manevi değer taşıdığını belirterek, “Depremden kalan eşyalar atılacak şeyler değil, onları saklamayı ve geçmişimizi hatırlatacak birer anı objesi haline getirmeyi istedik. Kız kardeşim, yıkılan evinden çıkan kot pantolonu kalıcı bir sanat eserine dönüştürmemi rica etti. Sculpture tekniği ile kot parçalarını tablo haline getirdim, böylece yaşadıklarımızı sanata dönüştürmüş olduk” dedi.
Başlık 3: Tek Topuklu Ayakkabıdan Kalemliğe
Depremin simgesi haline gelen bu projede, farklı eşyalar da yeniden anlam kazandı. Perihan Pamukçu, enkazdan çıkan tek bir topuklu ayakkabıyı da işlevsel bir obje haline getirdi. Ayakkabıya enkazdan kalan anahtar ve zincirler ekleyerek kalemlik haline getiren Pamukçu, “Bu kalemliği merkezde kullanıyoruz, aynı zamanda evlerde saksı ya da kalemlik olarak da değerlendirilebilir” ifadelerini kullandı.
Başlık 4: Enkaz Malzemelerinden Saat Kulesi
Adıyaman’ın simgesi haline gelen saat kulesini enkaz malzemeleriyle yeniden canlandırmak isteyen bir diğer usta öğretici Nadire Harıkçı, öğrencileriyle birlikte bu projeyi hayata geçirdi. Harıkçı, enkazdan topladıkları karton, derz, metalik boya ve mozaik taşlarla saat kulesinin üç boyutlu bir modelini oluşturduklarını ifade etti. Harıkçı, “Saat kulesi, kentimizin simgelerinden biri. Depremin yaşandığı 04.17 saatini gösteren bir saat kulesi yaptık. Her bir figürü elde yaparak tamamladık, yapım süreci yaklaşık 20 gün sürdü” dedi.
Başlık 5: Adıyaman’da Depremin İzleri Sanata Yansıyor
Depremin etkilerini halen derin bir şekilde yaşayan Adıyaman’da, 72 bin kişi konteynerlerde yaşamını sürdürüyor. Kadın Gençlik Merkezleri’nde enkazdan çıkan eşyaları değerlendirerek hem kendi anılarını yaşatıyor hem de psikolojik olarak toparlanma sürecine katkı sağlıyorlar. Projeye katılan kadınlar, bu eserler sayesinde geçmişten gelen izleri yeni nesillere aktarmayı ve yaşadıkları zor günleri sanatsal birer anlatı haline getirmeyi amaçlıyor.
Kaynak : PHA