Başlık 2: Biraz da Muhyiddin İbn Arabi
Bu günde Adıyaman’da halkın arasında Muhyiddin Arabi olarak tanınan âlim, bir rivayete göre Adıyaman Musalla mahallesine gelerek şu anda bulunan Muhyiddin Arabi camisinin yerine gider o anda tabii ki cami yoktur orası arsa halinde, Muhyiddin Arabi etrafında toplanan halka nasihatte bulunur ancak halkta istediği ilgiyi göremez ve onlara şu ayak bastığım yere sizler tapıyorsunuz demiş ve Adıyaman’ı terk etmiş ancak daha sonra halk toplanmış burası neymiş diyerek orayı kazmışlar ve kazdıkları yerden bir küp altın çıkmış ozan anlamışlar ki o kişi oradaki halkın Allah’a değil de maddeye yani paraya tapıyorsunuz demek istemiş, Muhyiddin Arabi’nin ayak bastığı yere daha sonra cami yapıyorlar hala bu cami o günden beri ibadete açık, işte bu nedenle bende bu gün Muhyiddin Arabi’nin kısa da olsa hayatından bahsetmek istiyorum.
Muhyiddin İbn Arabi 28 Temmuz 1165 yılında İspanya sınırları içerisinde yer alan Murcia şehrinde doğmuştur. 8 yaşında iken ailesi ile birlikte Sevilla şehrine göç etmiş, bu şehirde bir süre kaldıktan sonra seyahate çıkmış.
Şam, Bağdat ve Mekke'ye gitmiş ve orada bulunan tanınmış âlimlerle görüştü. 17 yaşında olan Muhyiddin İbn Arabi gerçek bilginin akıldan gelmediğine ilham ve keşif yolu ile elde edilebileceğine inanıyordu. Şekkaz isimli bir şeyh ile tanıştı ve ondan Kuran’ ı Kerim dersleri almaya başladı.
Arabi İşbiliyye'deyken hastalanıp okuma kabiliyetini kaybetmiş. İki sene bu halde kaldıktan sonra Sebte Şehri'ne giderek ahlak makamına erdiği söylenir. 1196 yılında Fas'a gitti. Buradaki seyahatleri sırasında büyük şöhret kazandı.
1200 yılında ilk defa hac için Mekke'ye gitti. Mekke'den sonra 1204 yılında Medine, Musul, Bağdat’ta bulundu. Musul'da iken et-Tenezzülatu'l Musuliyye'yi yazdı. Musul'dan sonra Malatya ve Adıyaman’ı gezdikten sonra Konya'ya gitti. Selçuk Meliki tarafından büyük hürmet gördü daha sonra Mısır'a gitti, Orada Futuhat-ı Mekkiye'deki sözlerinden dolayı hakkında idam fetvası verildi. Oradan gizlice ayrılarak Mekke'ye geldi.
Daha sonra Şam'a gelerek oraya yerleşti, ara sıra civar şehirlere Seyehat etti. Şam'da kendisinin Fütuhat'tan sonra en büyük eseri olarak Fusus'u kaleme aldı. İbn Arabi bu eseri rüyasında Peygamber'den ümmetine aktarmak üzere aldığını belirtmiştir. 1240 yılında Şam'da vefat etmiştir, Kabri Şam şehri dışında Kasiyun dağı eteğindedir. [1]
Başlık 3: Muhyiddin İbn Arabi’nin Güzel Sözleri
-Maddi hayata tapanlar, deniz suyu içenlere benzerler, içtikçe susuzlukları artar.
-Üç şeyden kork; Allah’tan, nefsinden, Allah’tan korkmayandan.
-Her halinde iyi niyetli olmağa gayret et. İbadetin başı, niyettir.
-İki iş arasında mütereddit kaldığın zaman nefse daha ağır gelenini tercih et. Zira nefse haktan gayrısı ağır gelmez.
-Cahillik bir ölümdür; ilim ise bir diriliştir.
-İnsanlara hitap ederken, onların akıl seviyelerine göre hitap edin![2]
A. Bahttin Yetiş
[1] https://kidega.com/yazar/muhyiddin-ibn-arabi-144263/
[2] https://edebisozler.com/index.php/2021/01/27/muhyiddin-ibnul-arabi-sozleri/
Fadlı DOĞAN
Ubbad Bin Beşir (R.A) Kabri Onarılmayı Bekliyor
Önder GÜZELARSLAN
Peygamber Aşkıyla Yanan Karenli Veysel Karani
Necip AYDIN
Depremin Viraneye Çevirdiği Şehir Adıyaman
Ali Bahattin YETİŞ
Biraz da Nizamülmülk (Büyük Selçuklu Veziri)
Bilal KARADAĞ
Akbabaların Anlayışı Hep Aynı
Özlem DOĞAN
Ruh Soykırımı Yaşıyoruz
Tevfik AKTULUM
Küresel Emperyalizm
Kerim BAYDAK
Umudunuzu Yitirmeyiniz
